Powered By Blogger

29 Ağustos 2011 Pazartesi

HaNNA 6(-)/10

2011 yapımı Hanna’nın konusu özetle şu şekilde.. CIA iki karakterin (eski bir casus olan baba ve onun katil olarak yetiştirdiği kızı Hanna) izini sürmektedir.. Baba, kızını daha bebekken Finlandiyada insanoğlunun pek uğramayacağı ormanlık bir bölgeye kaçırmış ve medeni hayatın tüm nimetlerinden uzak şekilde, nasıl öldürüleceğine ve nasıl hayatta kalınacağına dair sıkı bir eğitim altında büyütmüştür.. Ve artık Hanna’nın medeni hayata dönüp, CIA’daki düşmanıyla karşılaşma zamanı gelmiştir..

Olaylar gelişir..

Hanna rolünde, daha önce Atonement ve The Lovely Bones filmlerinde izleyip hayran kaldığım ergen oyuncu Saoirse Ronan yine harikalar yaratmış, soğukkanlı bir katil ve bir yandan da genç bir kızı filme süper bir performansla aktarmış.. belki de filmin “izlenebilitesinde” en önemli etken soğukkanlı yüz ifadesi ve izleyiciye verdiği his.. dolayısıyla kendisine olan güvenimin ve beğenimin bir kat daha arttığını söyleyebilirim..

-acımasız katil hanna..

Daha önce de muhtelif filmlerle beğeniyle izlediğim ama yine de aşırı yetenekli olduğunu düşünmediğim Eric Bana baba, her daim hayranlıkla takip ettiğim Cate Blanchett ise babanın can düşmanı CIA görevlisi Marissa rolünde.. Her ikisinin performansı da başarılı, etkileyici.. Yine de bu iki karakterin hikaye içindeki rollerinin çok da belirgin olmadığını, bu iki insanı çok iyi tanıyamadığımızı ve hikaye içinde kaderlerinin çok da önemli olmadığını söyleyebilirim..

Aslında genel konsept olarak bakıldığında kesinlikle ilgi çekici ve daha sağlam bir senaryoyla çok çok başarılı olacak bir film iken (zira katil olarak büyütülen 16 yaşında bir kızın koskoca CIA ordusuna karşı durması pek çok filmde rastlanılan bir hikaye değil, dolayısıyla konusuyla ayırt edilebilecek bir film) baştan sona bana göre basit ve yer yer gereksiz uzamış kovalamaca sahneleriyle dolu olması, finalinin filmin o sizi heyecanlandıran gidişatına göre çok basit kalması ve birkaç soru işaretinin maalesef cevapsız kalması (ya da benim o cevabı çıkaramamış olmam) filmin aslında çok daha vurucu olabilecekken daha “vasatın üstü” film listemde kalmasına sebep oluyor..

Saoirse_Ronan_Hanna_movie_image-koş hanna koş..

Yine de filmde bir iki çok başarılı çekilmiş sahne de yok değil.. açılış ve kapanış sahneleri ile ortada Hanna’yla düşmanı Marissa’yla (!!detaya giremiyorum) ilk karşılaştığı sahne kesinlikle çok iyi..

Özetle, hikaye ve oyunculuk çok çok iyi.. ancak cevapsız sorular, gereksiz uzayan kaç-kovala sahneleri ve tuhaf finalle kalbimizi ıskalıyor... Yine de son dönem izlenebilecek güzel filmlerden birisi..

Öperim.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder