Powered By Blogger

28 Ağustos 2011 Pazar

THE bOX 6/10

Bir gün kapınız çalar ve karşınızda adamın biri elindeki bir valiz dolusu parayı size vererek, bu paraya sahip olmak için tek yapmanız gerekenin ufacık bir kutudaki düğmeye basmak olduğunu söylerse..

Nora (cameron diaz) bir öğretmendir. Eşi, Nasa’da çalışan bir bilim adamı olan Arthur(James marsden)  ve oğullarıyla birlikte mutlu ve sıradan bir hayat sürmektedir.. Derken bir sabah kapıda bir kutu bulur.. içinde bir düğme vardır.. ailecek bunun ne olduğuna bir anlam veremezler.. ertesi gün kapılarında hiç tanımadıkları, yüzünün bir kısmı deforme olmuş ürkütücü  bir adam, gizemli kutuyla ilgili açıklama yapmak istediğini söyler.. hikaye şudur: kutudaki düğmeye basmaları koşuluyla yanında getirdiği bir valiz dolusu paranın hepsi karşılıksız şekilde ailenin olacaktır.. tek bedel, düğmeye basıldığı takdirde dünyanın herhangi bir yerinde hiç tanımadıkları bir insanın ölecek olmasıdır..

-solu traşlarken elim kaydı..

Bu tuhaf koşul ve bir valiz dolusu çantayla baş başa kalan çiftin, çocuklarının geleceği ve ailenin mali durumunu düzeltmek ve bir insanın ölümüne engel olmak arasında karar vermek için sadece 24 saati vardır.. ve aslında bu aile, tanrının sevgili kulu değil, gizemli güçler tarafından yapılan bir deneyde kullanılan basit bir denekten fazlası değildir..

Olaylar gelişir..

 -paarayı bassak da mı saklasak, basmasak da mı kasmasak..

Aslında düşünüldüğünde, gerçekten insanın içine düşebileceği bir ikilem.. yani hangimiz bu konuda tereddüt yaşamaz ki.. ama tabi nihai sonucun ne şekilde gerçekleşeceği tartışılır.. bir yanda tüm geleceğinizi garanti altına alacak ve tüm hayatınız boyunca çalışmayla elde edemeyeceğiniz bir para.. ve bunun karşılığında sizden istenen sadece ve sadece bir tek şey var.. bir düğmeye bas ve hiç tanımadığın, seninle hiçbir şekilde bağlantısı olmayan bir insanın ölmesine izin ver.. 

Aslında insanoğlunun doğasını ve evrendeki yerini anlatmayı amaçlayan film bana göre ağır ilerliyor ve yer yer her ne kadar nereye bağlayacağını merak etseniz de bir taraftan çok sıkıcı bir hal alabiliyor.. ve benim gibi ne olursa olsun sonunu merak etmeye devam edebilirseniz o zaman filmi bitirmeniz çok da zor olmaz..  aslında dramatik içerikli filmde başrol oyuncularının (her ne kadar iyi oynasalar da) daha farklı kişiler olması bence filmin inanılırlığını artırabilirdi.. Diaz’ın her an bir espri olacak ve bir şeylere gülecekmiş hissini üzerimden atamadım nedense..

Özetle The Box, bir garip film.. anlatmak istediklerini anlıyorsunuz ama bazen “bu sahneler gerekli miydi” “burada ne oluyor” “hadi bakalım nereye bağlayacak” gibi muhtelif düşüncelere girmeden de duramıyorsunuz..   bu bağlamda izlemenizi tavsiye edip etmemek arasında kaldığımı itiraf etmeliyim.. bir başlayın bakalım nasıl gidecek ben de merak ettim..

Sevgilerimle efendim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder